KİTAP İNCELEMESİ
***
KİTAP ADI: OSMANLI’DA DERİN DEVLET VE II. ABDÜLHAMİT
KİTAP YAZARI: YAVUZ BAHADIROĞLU
***
Kitap, Osmanlının son padişahlarından Abdülaziz ve II.
Abdülhamit’e yapılan ihtilalların derin yapılarını incelemektedir…
Bu derin yapılar jön Türkler, İttihat ve terakki
Cemiyetleridir…
Bu yapıları oluşturanların çoğu, Padişahların eğitim görmesi
için Avrupa’ya gönderdiği öğrencilerden meydana geldiğini görmekteyiz…
Avrupa’ya gönder, eğitim alsın, gelsin ve senin kuyunu
kazsın…
Nitekim sonunda kendileri de yaptıklarının neye mal olduğunu
gördüler; ama iş işten geçti…
Gerçi çoğunun pişmanlığı,dışarıdan gelen para
kaynaklarının kesilmesinden kaynaklanmakta idi…
Bunu kitapta geçen Emanuel Karasu’nun “Sultan II.
Abdülhamit’e 5 milyon altına yaptıramadığımız işi ittihatçılara 400.000 liraya
yaptırdık “ sözünden anlıyoruz…
Başka bir belgede ise Tevfik Fikret bunu “İngiliz elçiliğine
gittiğimizde daha önce bize gösterilen saygının binde birini bile
göstermediler” şeklinde ifade etmişti…
***
Ayrıca kitapta değişik kişilere ait köşe yazıları ve
röportajlar yer almaktadır…
Bu yazılardan, II. Abdülhamit hakkında ne kadar çok bilgi
kirliliğinin oluştuğunu görüyoruz…
Örneğin bir tanesinde, “II. Abdülhamit’in kâtibi (sekreteri)
okuma bilirdi; ama yazı yazmasını bilmezdi” ifadesidir…
Bunu söyleyen Mabeyn kâtiplerinden Ali Ekrem Bolayır…
Kendisi kâtip; ama padişah kâtibini yazma bilmemekle
suçladığı gibi, padişahı yazma bilmeyen cahil sekreterle çalışmakla itham
etmektedir…
Başka birine göre II. Abdülhamit’e düzenlenen suikasta,
“Sultan camiden çıkarken Mekke Emiri ile iki dakika sohbet etmesi canını
kurtarmıştır” ifadesidir…
Ama kitabın daha önceki kısımlarında Sultanın cami çıkışında
konuştuğu şahsın Şeyhülislam Cemalettin Efendi olduğu yazılmaktadır…
II. Abdülhamit ile ilgili başka kitaplarda Yıldız Sarayı’nın
hareket ordusu tarafından yağmalandığı yazılmakta ise de, bu kitaptaki bilgiler
yağmalanmadığı şeklinde ifade edilmektedir…
Kitapta II. Abdülhamit’in yaptırdığı üniversiteler tek tek
yazılmakta (8 üniversite) ;ama başka bir şahıs, “II. Abdülhamit, memlekete
yüksek tahsil sokmakla kendi saltanatı aleyhine bir cereyan uyandıracağına
inanıyordu” diye iftira atmaktadır…
Yıldız Sarayı’ndan alınıp İstanbul Üniversitesi
kütüphanesinin iki salonunda kilitlenerek saklanan belge ve kitapların kapısı
açılmadıkça bu iftiralar devam edecektir…
***
***
II. Abdülhamit’in , “Herkesin okuyabileceği şekilde açtırdığım
Mektep-i Sultani (Galatasaray lisesi) gibi okullara en çok Yahudi, Rum ve
Ermeniler kaydolurken Türkler çok azınlıktaydı…
Bunun sebebi sadece iktisadi değildi, bilhassa Anadolu’da bu
mekteplerde okumanın dini zedelediği telkini edilmesiydi” şeklindeki ifadesinden, “dış düşmanlar ve iç
düşmanlarla uğraşırken içerde kaba softalarla da uğraşıyordum” demek istediğini
anlıyoruz…
Bu yüzden rahmetli Necip Fazıl, “II. Abdülhamit’i anlamak her
şeyi anlamaktır” demiştir…